CKarakilic.com
Current View

Tıbbî Bilgiler ve Hacamet

Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 0 T ıbbî Bilgiler ve H acame t Kenzü's -sıhhati'l -ebdâniyye ve Eser -i Mürşid -i Osmâniyye َ ك ( ن ُ ز صلا ح ِ ة َ لا ب َ د ِ نا ي ِ ة( * َ أ ( َث ِ ر ُ م ر ِ ش ِ د ُع ث َ م ِ نا ي ِ ة ) ismi ile ma'rûf tıb kitâbından ba'zı özetler yazarı Tarsûsî Es -Seyyid Osmân Hayri Mürşid bin Halîl Özet olarak s âdeleştiren A Celâleddin Karakılıç 2016 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 1 T ıbbî Bilgiler ve H acame t Kenzü's -sıhhati'l -ebdâniyye ve Eser -i Mürşid -i Osmâniyye َ ك ( ن ُ ز صلا ح ِ ة َ لا ب َ د ِ نا ي ِ ة( * َ أ ( َث ِ ر ُ م ر ِ ش ِ د ُع ث َ م ِ نا ي ِ ة ) ismi ile ma'rûf tıb kitâb ından ba'zı özetler yazarı Tarsûsî Es -Seyyid Osmân Hayri Mürşid bin Halîl Özet olarak sâ deleştiren A Celâleddin Karakılıç 2016 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 2 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 3 T ıbbî Bilgiler ve H acame t Kenzü's -sıhhati'l -ebdâniyye ve Eser -i Mürşid -i Osmâniy ye َ ك ( ن ُ ز صلا ح ِ ة َ لا ب َ د ِ نا ي ِ ة( * َ أ ( َث ِ ر ُ م ر ِ ش ِ د ُع ث َ م ِ نا ي ِ ة ) ismi ile ma'rûf tıb kitâbından ba'zı özetler yazarı Tarsûsî Es -Seyyid Osmân Hayri Mürşid bin Halîl Özet olarak sâ deleştiren A Celâleddin Karakılıç 2016 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 4 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 5 Bi’smi’llâhi’r -Rahmâni’r -Rahîm Allâhü Teâlâ'ya hamd -ü senâdan ve Rasûlüne salât -ü selâmdan sonra deriz ki Allâhü Teâla, rûh ve bedenden yaratmış olduğu insanı, ن م ر َ ك د َ ق َل َ و َا َ دآ ِ نِ َب َ م ن ل ََ حَ َ و َا ِ ف م ُ ه َب لا َ و ر َ ب لا ن ق َ ز َ ر َ و ِ ر ح َا ب ي طلا َ نِ م م ُ ه َا ِ ت َف َ و ضن ل َا ن ق َل َ خ ن ِ مِ ٍ يرِ ث َ ك َ ىل َ ع م ُ ه َا اليِ ض ف َ ت "And olsun ki biz âdem oğullarını üstün bir ızzet ve şerefe mazhar kılmışızdır Onlara karada, denizde taşıyacak (vâsıtalar ) verdik, onlara güzel güzel rızıklar verdik, onları yaratdığımızın bir çoğundan cidden üstün kıldık" 1 âyet -i kerîmesi ile muallem, ن ق َل َ خ د َ ق َل َا ٍ يِ و ق َ ت ِ ن َ س ح َا ِ فِ َ نا َ س نِ لإ ا "Biz, hakîkât, insanı en güzel bir biçimde yaratdık" 2 âyet -i kerîmesi ile mükerr em ve muazzez eyledi َا ُ د م َ لْ ِ ِ لل َ ز َ لْا ا ن َ ع َ ع َ ه َ َا َا لا َ نط إ ن ن ب َ ر َا ف َغ َل ُ و ٌ رو ُ ك َ ش ٌ ر لا 1 -İsrâ', 70, "Allâhü Teâlâ kat ında mü'min, meleklerden şereflidir Meleklerde şehvetsiz akıl, hayvanlarda akılsız şehvet, insanlarda ise hem akıl hem şehvet vardır Bunun için kimin aklı şehvetine gâlib olursa o, meleklerden mükerremdir Kimin de şehveti aklına galebe ederse o, yalınız meleklerden değil, hayvanlardan da aşağıdır" Medârik "Mükerremlik, cismânî ve rûhâni olmak üzere iki nevi'dir: Cismânî olan mü'mine de, kâfire de şâmildir Rûhânî olanı ise ancak Cenâb -ı Hakk'ın ikrâm etdiği nübüvvete, risâlete, velâyete, îmân ve islâma ve hidâyete mazhâr olan paygamberlere, velîlere ve mü'min kullarına hâsdır" Te'vîlâtı Necmiyye Kur'ân -ı Hakîm ve Meâl -i Kerîm C 1 ss 488 Hasan Basri Çantay 2 -Tîn, 4 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 6 "Bizden Tasayı gideren Allâh'a hamd olsun Hakîkat, Rabb'imiz çok yarlığayıcıdır, çok in'am edicidir" 3 âyet -i kerîmesi ile müşerref kılı b, َا ن ل َ ح َا َِ ا ل َا ِ هِ ل ض َف نِ م ِ ة َ ما َ ق ُ م لا َ را َ د لا ن ُّ س ََ يَ لآ َا هيِ ف َا ن ُّ س ََ يَ لآ َ و ٌ ع َ ص َن َا هيِ ف َا ٌ بو ُغ ُل "Ki O, bizi, fazl (-ü inâyet) inden (ebedî) durulacak bir yurda kondurdu Burada bize hiçbir yorgunluk değmeyecek, burada bize hiçbi r usanç dokunmayacak" 4 âyet -i kerîmesi ile i’tâ' buyurdu, (lûtfunu ihsân etdi) ن ي َ تآ د َ ق َل َ و َا م ق ُل َا ر ُ ك شا ِ ن َا َ ة َ م كِ لْا َ ن ِ ل ل ِ هط نّإ َف ر ُ ك ش َي ن َ م َ و َا ُ ر ُ ك ش َي ِ س ف َ نِ ل ِ هج يِ َ حَ ٌِّ نِ َ غَ للا نإ َف َ ر َ ف َ ك ن َ م َ و ٌّ د "And olsun ki biz Lukmân'a, Allâh'a şükr et diye (rek), hıkmet verdik Kim şükr ederse ancak kendi fâidesi için şükr eder Kim de nankörlük ederse şübhe yok ki Allâh ğanîdir (hiçbir şey’e muhtaç değildir) , her hamde O lâyıkdır" 5 âyet -i kerîmesi ile îkâz buyurdu ن َ م ِ هيِ ت ؤ ُ ي ِ للا ِ د َيِ ب َ ل ض َ ف لا ن َا َ و َ ش َي ُءاط َُ للا َ و ُ وا يِ ظ َ ع لا ِ ل ض َ ف لا ِ م "Lûtf (-ü ihsân) Allâh'ın elindedir, onu dilediğine verir Allâh büyük lûtüf sâhibidir" 6 âyet -i kerîmesi ile de işâret buyurdu 3 -Fâtır, 34 4 -Fâtır, 35 5 -Lukmân, 12 6 -Hadîd, 29 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 7 Kendilerine hidâyet ver ip sırât -ı müstekîm ’ine yöneltdiği kullarına da Cennet -i Adin'de, َ م َ ع لآ ا ٌ ي َ ر َ أ ت َ و ُا لآ َُ ٌ ن ِ َ س َ ع ت "Gözlerin görmediği , kulakların işitmediği" 7 nice ni'metleri tehiyye eyledi (hazırladı)    Maddî ve ma’nevî hastalıkların devâsı Allâhü Teâlâ, halifelik vasfı ile en güzel bir şekilde yaratmış olduğu insanı, Muallem, mükerrem , muazzez, muhterem, ve müşerref kılıp sayısız ni ’metlerini i’t â buyurduk dan sonra “Kim şükr ederse ancak kendi fâidesi için şükr eder Kim de nankörlük eders e şübhe yok ki Allâh ğanîdir (hiçbir şey’e muhtaç değildir) , her hamde (ancak) O lâyıkdır" 8 îkâzını (uyarısını) yaparak lûtf -ü ihsân’ın ancak kendi elinde olduğuna işâret buyurup hakk yolu tecih eden kullarına hidâyet verip sırâ t-ı müstekîm’ine yöneltdiğ i îmân ve ihlâs sâhibi müttekî kullarına Adin cennetleri’nde "Gözlerin görmediği , kulakların işitmediği" 9 nice ni’metlerini vereceğini va’ d buyurup Hadîs -i kudsî'sinde ve âyet -i kerîme’sinde, َل و َ كلآ َل و َ كلآ َل َام َ خ َل ق ُ ت ا َلا َفلآ َ ك "(Habîbim), Sen olmasaydın, Sen olmasaydın , eflâkı halk etmezdim ) 7 -S B M Tecrîd -i Sarîh Tercemesi,C 9 ss 42 Kâmil Miras Riyâzü's -Sâlihîn,C 3 ss 405 (1923 nolu h ş ) Buhârî 8 -Lukmân, 12 9 -S B M Tecrîd -i Sarîh Tercemesi,C 9 ss 42 Kâmil Miras Riyâzü's -Sâlihîn,C 3 ss 405 (1923 nolu h ş ) Buhârî Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 8 َ و َ م َان ل َ س ر َا ا لاإ َ ك َ يِ م َلا َ ع لِ ل اة َ حَ َ ر "-Habîbim -, Biz seni âlemlere -başka bir şey için değil - ancak rahmet için gönderdik" 10 buyurarak maddî ve ma'nevî hastalık larımızın cümlesinde, bir tabîb -i hâzık -ı ilâhî'nin ( işinin ehli olan ilâhî bir tabîbin ) irşâdına ve ilâcına , şiddetle ihtiyâcı olduğu muzu belirt dikden sonra maddî ve ma’nevî hastalıklarımızın tedâvîsini, sevgili rasûlü Hazreti Muhammed sallâ’llâhü aleyhi ve sellem ’e, şöyle teb lîğ et tirmişdir: اءا َ و َ د ُه َل َ ز نَأ َ و لاِ إ اءا َ دُ للا َ ل َ ز نَأ ا َ م- َ فِ ش ُه َل اءا- َ ل َ ز نَأ لاِ إ اءا َ دُ للا َ ل َ ز نَأ ا َ م هل َ فِ ش اءا “Allâhü Teâlâ, verdiği her hangi bir derdin devâsını (şifâsını ) da ver ir” 11 10 -Enbiyâ', 107 "O, dünyâda mü'minlere de, kâfirlere de rahmetdir îmân edenler, hem dünyâda hem âhiretde Onun rahmetinden istifâde ederler Kâfirler ise dünyâda istîsâl azâbının (kökünden kurutulup yok edilmeleri azâbının ) te'hîr edilmesi sâyesinde O'nun rahmetinden istif âde ederler Çünkü O, -belki îman ederler ümîdi ile - azablarının te'hirini istemişdir Kur'ân -ı Hakîm ve Meâl -i Kerîm, C 2 ss 565 Hasan Basri Çantay 11 -Sahîh -i Buhârî Muhtasarı Tecrîd -i Sarih Tercemesi,C 12 ss 75 (Kitâbü't -tıbb) K âmil Miras Bu Ha dîs-i şerîf'in meâli, Türkçemizde "Dert veren Allâh, devâsını da verir" şeklinde, meşhûr bir mesel hâlinde, ifâdesini bulmuşdur Bunun için bu hadîs -i şerîf, tedâvî’nin câiz ve mübâh olduğuna delâlet eder Sahîhu’l -Buhârî, cüz’ 7 ss 158 Tac,C 3 s s 198 Başka bir hadîs -i şerîf’de de şöyle buyurulmuştur: ٍ ما َ ر َِ بِ ا و َ وا َ د َت َ ت َلا َ و ا و َ وا َ د َت َ ف اءا َ و َ د ٍ ءا َ د ل ُ كِ ل َ ل َ ع َ ج َ و َءا َ و دلا َ و َءا دلا َ ل َ ز نَأ َللا نِ إ “Allâhü Teâlâ, verdiği bir derdin devâsını da verir, her derdin bir devâ sı vardır, bunun için tedâvî olunuz, haramla tedâvî olmayını z” Tac,C 3 ss 213 Revâhu Ebû Dâvud Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 9 Bu Hadîs -i şerîf’ de belirtildiği üze re Hazreti Muhammed aleyhi's -selâm ' ın mübâh kıldığı tedâvî usûl ve hukümlerini tam bir teslîmiyyetle yerine getirmek lâzımdır ki o hastalıkdan Allâhü Teâlâ'nın emri ile kurtulunmuş olunsun İhtiyarlık gibi tedâvîsi mümkün olmayan hastalıkların dışındaki h astalıklara yakalanan hastaların iyi olmaması ise, ya hastalığın hakîkî tedâvîsinin bilinememesinden veyâ hastalığın teşhis olunamamasındandır Bu bakımdan hakîm o lan kimse , o işin ehli olmalıdır Çünkü, َ ح لآ ِ ك َ مي ُ وَ لاإ ه َ ت ِ ر َب ٍ ة "Hakîm, hakîm değil; ancak hakîm tecrûbe sâhibi olandır" 12 sözü, meşhûr olmuşdur Diğer bir Hadîs -i şerîfde de şöyle buyurulmuşdur: ُ ت ر َب ُة َا ر ِ ض َن ِ ب ا ِ ر َ قي ِ ة َ ب ع ِ ض َن ِ ش ا َ ف ٌءا ِ ل َ م ِ ر َ ضي َن ِ ب ا ِ إ َ ِ ن َ ر ب َنا "Bizim arzımızın toprağı bizim ba'z ımıza güzeldir ve bizim hastamıza şifâdır Rabbimizin izni ile" Bu bakımdan bir kimse yabancı bulunduğu bir yerde hasta olsa tebdîl -i hevâ' edip şifâ bulması için memleketi tarafına günderilir ki tecrübe ile sâbitdir Fakat ecel mukadder olduğundan onun hiçbir çâresi yokdur Vakti gelince her nerede olursa olsun vukû' bulur Cenâb -ı Hakk, cümlemize îmân selâmeti versin âmîn    12 -Sahîhu’l -Buhârî, Cüz’,8 ss 38 Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 10 Kenzü's -sıhhati'l -ebdâniyye ve Eser -i Mürşid -i Osmâniyye “Kenzü's -sıhhati'l -ebdâniyye ,Eser -i Mürşid -i Osmâni yye ” ismi verilmiş olan b u kitâb, 1298 Hicrî senesinde El -Gâzî Sultân ikinci Abdü'l -Hamîd Hân zamânında Tarsûsî Es -Seyyid Osmân Hayri Mürşid bin Halîl tarafından kendi tecrubelerinden ve ebü'l -hukemâ olan İdrîs nebî aleyhi's -selâm zamânından ve -erbâb -ı kemâl ve ehl -i hünerin ma'lûmları olduğu vechile - hıkmet -i tıbbiyye'nin müessisleri bulunan hukemâ -i mütekaddimînden -Eflâtunûn talebesi Aristo, Bekarât'ın talebesi Eflâtun ve Bekarât, Sokrat'ın talebesi ve Sokrat, Lukmân'ın talebesi ve Lukmân, til mîz -i Dâvûd aleyhi's -selâm zamanından - beri mevcûd bulunan eserlerden istifâde edilerek hazırlanmışdır Tıb İlmi Tıb İlmi, mahlûkâtın eşrefi olan insanın bedeni söz konusu olduğu için hem aklen hem de naklen şerefli ve kutsal bir ilimdir Naklen de böyledir Çünkü ba'zı haberlerde şöyle buyurulmuşdur: َا ل ِ ع ل ُ م ِ ع ل َ م ِ نا ِ ع ل ُ م َ لا ب َ د ِ نا َ و ِ ع ل ُ م َ لا د َيا ِ ن "İlim, iki kısımdır Birisi ilm -i ebdân -ya'nî tıb ilmi -, diğeri de ilm -i edyân -ya'nî fıkıh ilmi - dir" Diğer bir Hadîs -i şerîfde de şöyle buyurulmuşdur: َا نِّ إ لا ِ ع ل ُ م ِ ع ل َ م ِ نا ِ ع ل ُ م دلا ِ ني َ و ُّ دلا ن َيا Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 11 "İlim, iki kısımdır Birisi dîn -fıkıh - ilmi, diğeri de dünyâ ilmidir" Birinci Hadîs -i şerîfde, beden ilimleri din ilimleri üzerine takdim edilmişdir Çünk ü her türlü ibâdet ve tâatler, ancak beden sıhhati ile yerine getirilebilir Sağlıklı olmayan bir kimsenin, ibâdet ve kulluklarını düzenli bir şekilde yapması mümkün değildir Bunun için de beden ilimleri, her şey'den önce gelir Bu bakımdan her hangi bir hastalık hâlinde gerekli görülen ilaçları alıp tedâvî olunmak gerekdir Böyle bir şey'in fâidesi olmaz gibi bir fikre kapılarak tavsiye edilen tadâvî usullerinde bir ihmal göstermemek lâzımdır Çünkü bir takım kuruntulardan kurtulmak için, ي لم قاي لم نم رع ف "Tatmayan kimse bilmez" esâsını göz önünde bulundurmak lâzımdır    Tıb İlmi’nin kısımları "Tıb İlmi" , üç esâs üzerine kurulmuşdur 1-Yenilen ve içilen nebatların isimlerini ve hassalarını (özelliklerini ) bildiren konular 2-Ehl -i tıb ve kemâl sâhiblerinin tecrûbe ile , fâide ve zararlarını tesbit etdikleri ilâç, çâre ve tedbirleri ( devâ'ları ) bildiren konular 3-a-Rukye ya'nî duâ ve efsun sûretiyle yapılan devâ'lardır ki ehl -i havâssın ed'ıye -i me'sûreyi -ya'nî Hazre ti Muhammed Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 12 aleyhi's -selâm ile O'nun sahâbelerinden nakl olunan te'sirli duâları - okumakla, yazmakla ba'zı hastalıkların def'ine çalışmak b-Hacâmet ( hıcâmet, hacamet ) amliyâtını -ya'nî kan, hangi ayda, hangi günde ve hangi damardan alınırsa menfeati olur ve hangi yerden alınırsa zararı olur konularını - bildiren konular    Sıhhatli ( sağlıklı ) olmanın yolları Bir insanın sıhhatli olmasına veyâ hastalanmasına altı şey' sebebdir 1-Havâ 2-Yemek ve içmek 3-Hareket ve sükûn -i bede n 4-Hareket ve sükûn -i nefsâniyye 5-Uyumak ve uyanıklık 6-İstifrâ' ve ihtibâs ( tutukluk ) 1-Havâ İnsanın ve hayvanların temiz havâya ihtiyâcı çok büyükdür Bunun için teneffüs edilen havânın temiz olması, buhâr, duman toz ve çirkin ko kular ile özellikleri bozulmamış bulunması lâzımdır Özellikleri bozulmuş kirli havâların, sağlığı bozması kuvvetle muhtemeldir Bunun için dâimâ temiz ve güzel havâlı yerlerde bulunulmalı, havâsı ve suyu güzel olan yerlerde yaşamaya gayret etmelidir Eğer havâ çok sıcak olursa yüreği kızdırır ve susadır Benzi sarı, kuvvetleri zayıf eder Bedende olan ihtilâtın ( bileşimlerin ) ufûnetine ( bozulmasına ) sebeb olur Mizâcı harâretli olanlarda Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 13 baş ağrısı yapar Burun kanaması meydana getirir ve türlü türlü setmelere ( sıkıntılara ) sebeb olur Böyle sıcak havâların mazarratı, kâfûr kullanmak, gül suyu koklamak, elini yüzünü ve ayaklarını suğuk su ile yıkamak ile giderilir Mârûl ve acı mârûl salatası ve hıyârın içini yemek de faydalıdır Lîmon veyâ gül s uyu ile karıştırılarak içilen limon şerbeti, korûk ve nilûfer şerbetleri de faydalıdır Eğer safra galebe eylemiş ise, tabiati ishâl iledir 2-Yemek ve içmek Yemekden evvel bir miktar hareket edip gezinerek midede olan yemek kalıntılarını aşağı iterek mideyi boş bir hâle getirdikden sonra yemek yemelidir Yemekden sonra çok hareket etmek zararlıdır Çünkü yenilen şey'ler henüz hazm olmadığından ham iken damarlara çekilip sedeye ( sıkıntıya , duyuların iyi çalışmamasına ) sebeb olur Az hareket eden ve nâzi k beden olan kimselerin yedikleri şey'leri yavaş yavaş çiğneyerek yemeleri lâzımdır Çok haraket eden ve bedeni kuvvetli olan kimselerin çok yemeleri ve çok su içmeleri, bedenlerini zinde yapar Mizâcı mutedil olan kimselerin, tavuk eti, keklik eti, çil ku şu, sülün ve güvercin yavrusu eti, koyun ve yetişmiş kuzu ve buzağı eti, rafadan yumurta yemeleri iyididir Tâze kaymak, şekerli baklava, şekerli muhallebi, şekerli palûze, sütlü pirinç aşı, üstüne bir miktar biber ekilen tavuk veyâ piliç ile pişmiş pirinç pilavı yemek de faydalıdır Has buğday ekmeği yemek ve kızıl üzüm hoşafı içmek de faydalıdır Mizâcı harâretli olanların sıcak günlerde kabak yemeği, koruk suyu içmeleri, hıyar salatası, hıyar ile yoğurt cacığı yemeleri, mardin eriği hoşafı içmeleri faydalıdır Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 14 Mizâcı harâretli olup demevi ( mizâcı sinirli ) olanların, koruklu, sumaklı, limonlu gıdâlar ve sirkeli mercimek yemeği yemeleri iyi olur Mizâcı balğamî olanların, kebâb üzerine biber veyâ darçın veyâ kimyon ekip yemeleri, koyun eti i le pişmiş pirinç pilâvına biber ve darçın ekip yemeleri faydalıdır Mizâcı bârid (soğuk) olanların, harâreti az gıdâlardan kabak ile pişmiş yahni, kabak dolması, biber, tarçın ile yapılmış et köftesi, koyun eti ile veyâ genç tavuk eti ile pişmiş ispan ak içine bir miktar maydonoz katıp yemek iyidir Erişte yemeği, çerkes kulağı dedikleri yemeği, koyun gerdanı ile veyâ semiz tavuk eti ile pişmiş çorbaları yemek daha iyidir Rafadan yumurta, şekerli baklava yemek, lisân -ı sevr ( sığır dili denilen çok yapr aklı nebât ) şerbeti ve anberli limon şerbeti içmek daha güzeldir İnsan acıktığı zaman fazla zaman geçirmeden bir şey'ler yemelidir Midenin fazla boş durması mideyi ifsat eder ve baş dönmesi yapar Yaz günlerinde soğuk yemekler, kış günlerinde sıcak yemekler yemek iyi olur Hazımları birbirinden faklı olan muhtelif taamları bir arada yeyip hepsini bir yerde toplamak zararlıdır Nezle, sıkıntı ve ağrılara sebeb olur Marul ve kabak gibi hafif yemekleri önce, yumurta, kuş eti ve diğer hayvan etlerini s onra yemek daha iyidir Yaş incir, kavun, karpuz, şeftâli, dut, zerdâli gibi yaş yemişleri yemekken önce yemek; ayva, nâr, elma, kızılcık, armut gibi kabız yapacak yemişleri, yemekken sonra yemek faydalıdır Aksini yapmak insanı kocaltır Devamlı ekşi yemek zararlı olur, tuzlu yemek bedeni kızdırır ise de zayıflığa sebeb olur ve bir takım hastalıklara ortam Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 15 hazırlar Dâimâ tatlı yemek bedeni kızdırır, mideyi gevşek yapar, bedene kuvvet verir Ekşi yemenin zararı tatlı yemek ile, tatlı yemenin zararı ek şi yemek ile, yağlı yemenin zararı tuzlu yemek ile, tuzlu yemenin zararı da yağlı yemek ile giderilir Acı yemek, nâne, tere ve bunlar gibi şey'leri yemek de faydalıdır Her zararlı, zıddı ile tedâvî olursa iyi olur Sıhhati normal olan bir kimsenin, dâimâ gıdâların en temizini ve en güzelini yemeleri, içmeleri kendi fâidelerine olur Yemek yerken az yemek, iyi çiğnemek ve daha iştahı varken yemekden vaz geçmek de, kendi sıhhati için iyi olur ve bedeni hafif olur Kahve içmeden önce bir şey' içmek, yaz günlerinde hafif yemek iyidir Yenilen bir yemek hazm olmadan ikincisini yemek zararlı olur Yemekken sonra biraz gezinmek iyidir Soğuk su, insanın bedenini sağlıklı kılar Çok su içmek veyâ az su içmek zararlı olabilir İçilen ve kullanılan suların temiz, güzel, tatlı olması ve kaynak suyu olması çok iyi ve faydalıdır Fazla hareketden sonra, uykudan uyanınca, hamamdan sonra su içmek iyi değildir 3-Hareket ve sükûn -i beden Sıhhati korumak için haraket etmek lâzımdır Özellikle yenilen yemekler hazm olduktan sonra yürümek, cirit oynamak, ok atmak ve bunlara benzer şey'leri yapmak gibi harekeler ile midede kalan kalıntılar tamâmen atılmış olur Bu sûretle de insana bir zindelik gelir Mafsallar gelişir, iştah açılır Bu sûretle de bir çok işleri y apmak ona kolay gelir Normalden fazla hareket yapmak ise insana zarar verir Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 16 Gözün, kulağın ve buna benzer diğer organların sevdiği şey'leri normal olarak yapmak, insana rahatlık verir Ata binmek, normal olursa sağlıklı olmak için iyidir Havâs ı, suyu ve görünümü güzel yerlerde gezip hareket etmek de, insan için çok faydalıdır Vücûdda bulunan her organı normal bir şekilde hareket ettirip zararlı şey'leri yok etmek ve hareketden sonra bir kısım organları ovmak, sağlıklı olmanın gereklerindendir Sükûnete kavuşmuş bir bedeni aniden hareket ettirmek, hareketden sonra aniden sükûna varmak da beden için zararlı olan davranışlardandır ki sağlıklı olmak için böyle davranışlardan da şiddetle kaçınmak gereklidir 4-Hareket ve sükûn -i nefsâniyye Nefsânî hareketler, gadab, ferah, vehim, gam, utanmak, hüzün, keder ve korkmak gibi şey'lerdir sevinçden veyâ korkudan ve kederden ağlamak, gülmek gibi davranışlar da nefsânî hareketlerdendir Bunların normal olanları insana bir zarar vermez ise de aşırı olanları zarar verir ki böyle davranışlardan kaçınmak lâzımdır 5-Uyumak ve uyanıklık Uyumak, nefsin zâhirî duygularını kullanmayı terk etmek hâlidir ki bu hâlde, ya istirahat için veya yenilen yemekleri hazm etmek için, vücûdün normal har eketi beden içine tevcih edilir Bu halde rûh -i nefsânî, bu hâle tâbi' olur Uyanıklık ise, rûh -i nefsânînin, duyu organlarını ve hareketlerini kullanmak hâlidir Bunun için uyumak, sükûn Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 17 hâline benzer Çünkü bu hâlde, güzel bir rahatlık vardır Gıdaları hazm etmeye de bir devamlılık vardır Bunun için uyanıklık, harekete benzer Çünkü bütün duyuların hareketi ona tâbidir Bu bakımdan bedeni hafif kılar Ağır uyku, bedeni kuvvetli yaparsa da nefsânî kuvvetleri gevşek kılar Hazmi kuvvetlendirir Şidde tli hareketlerden meydana gelen yorgunluğu giderir Normal bir uyku ise, bedeni kızdırır ve kuvvet verir Bunun için uykunun en güzeli, normal ve mu'tedil olanıdır Mide dolu iken uyumak iyi değildir Hazmi ifsad eder ve nezleyi tahrik eder Gündüz uykusu, insana yaramaz ise de ihtiyaç duyulan hallerde uyunulabilir Uyurken önce sağ tarafa, sonra da sol tarafa yatarak uyumak iyidir Karnı üzerine yatmak, hazme yardımcı olur Sırtı üzerine yatıp uyumak iyi değildir Uyumadan sırtı üzerine yatmak ise fay dalıdır Uyku ile uyanıklık arasında olmak ise iyi değildir Uyuyan bir kimsenin üzeri bir şey' ile örtülürse çok faydalı olur Örtülmez ise zarar görebilir 6-İstifra' ve ihtibâs (tutukluk) İstifra', aşırı derecede olursa, kuvveti ve şehveti keser Hafakana ( yürek oynamasına ve bir takım hastalıkların meydana gelmesine ) sebeb olur Bedeni kurutur Tutukluk hâli olan bir kimse, bundan kurtulmak için tutukluğu giderecek (incir gibi) yiyecekler almalı ve bu hâlin zararlarından kurtulmaya çalışmalıdır Bu altı konudan başka cimâ hâli ile hamam (banyo) hâli de, insan bedeninin sağlıklı olması konusunda önemli bir yer tutar Bunun için bunların da normal hallerini bilmek gerekdir Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 18 7-Cimâ hâli Cimâın efdali, yenilen yemekler hazm olup beden tam olarak bir istirahat hâline girdikten ve gece yarısından sonra olanıdır Çok tok ve çok aç bir halde olmamalıdır Taze balık yedikten veyâ süt içtikten veyâ ekşi şey'ler yedikten sonra olursa iyi olmaz ve bir takım sıkıntılara, hastalıklara sebeb olabilir Cimâdan sonra su içmek iyi değildir ve meniyi habs etmek bir takım hastalıklara sebeb olabilir Bedeni zayıf olanlar, bu hâli pek seyrek yapmalıdır Çünkü bir takım hastalıklara sebeb olabilir Çok sık yapmak da yine iyi değildir Bedende bir takım sıkınt ılar meydana getirebilir, Göze ve kalbe zayıflık verir, hafakana sebeb olur, erken kocaltır Mahbûbesi ile mülâabe etmek, teklif ile cima etmek iyidir İştihâsı olmayana cima etmek iyi değildir, maraza sebeb olur Koca karıya, çok küçük hâize kadına, nüfesâya, çirkin yüzlülere, gebe olmaz kadına cima etmek iyi değildir Çünkü zayıflik verir 8-Hamama girmek (banyo yapmak) Hamamın iyisi, yapısı eski, içi geniş, suyu tatlı, harareti mu'tedil olan hamamlardır Girerken yavaş yavaş girmeli, çıkarken de yavaş yavaş çıkmalıdır Ânî giriş ve çı kışlar, bir takım hastalıklara ve hafakana sebeb olabilir Normal olarak hamama girmek de bir çok sıkıntılar ve hastalıklar için iyi olabilir Sivilci ve çıbanları giderir Hamamda çok durmak iyi değildir Çıkınca gül suyu gibi güzel kokular kullanmak iyi olur Üşütmemek için tedbirli olmak gerektir Kış günlerinde hamamda bir şey'ler yeyip içmek iyi değildir Çiktıktan sonra Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 19 yeyip içmek faydalı olur Fazla tok iken veyâ fa zla aç iken hamama girmekden sakınmalıdır En iyisi ikisi arasındaki bir hal ile girmekdir Çıkınca susuzluğa biraz sabırlı olmak lâzımdır Suyu güzel kaplıcalar faydalı o lur Ökçe ağrılarını ve uyuzu ve benzer bazı hastalıkları giderir Suğuk su ile duş yapmak organlara ve bedene kuvvet verir İnsanı canlandırır, şehveti artırır, hazmi kolaylaştırır Yaz günlerinde ve öğle vakitlerinde soğuk suya girmak faydalı olur Bedeni zayıf olanlar için iyi olmaz  Sıhhati korumak ve bir takım hastalıkları izale etmek için, fasd etmek ( damardan kan almak ) ve müshil şerbeti içmek de iyi olur Bu bakımdan bu halleri de hatırda tutmak lâzımdır 9-Fasd etmek (kan almak) ve istifrâ' Fasd ve istifrâ', damarda olan safrayı ( ödü, yeşilimsi sarı mâyi şeklindeki suyu ), sevdâyı ( bir şey'e aşırı bağlılıkdan meydana ge len -sarılık gibi - hastalıkları ) ve balgamı, kan ile dışarı çıkarmakdır Bilindiği gibi bedenin kuvveti ve sağlığı kan iledir Bu kan, vücûdün normal hareketine nisbetle kandil içindeki yağ gibidir Kuvvet -i hayvânyyenin bekâsı ve bir takım hastalıklardan korunması kan iledir Eğer miktârı ve keyfiyyeti normal olursa, bedene renk, güzellik ve zindelik verir E ğer her hangi bir sebeb ile normal hâlinden çıkarsa, bu hâlde zıddı ile tedbir alınır Bu rahatsızlık, hararet ile olursa, soğuk ve serin yerlerde oturup kalkarak gıdalar, devâlar ( ilaçlar ) şerbetler ( şuruplar ) ile tedbir alınır Eğer i'tidâlden rutûb ete meyl ederse bu halde de yine gıdâlar, devâlar ve hafifletici şey'ler ile tedbir alınır Eğer Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 20 i'tidâlden kuruluğa meyl ederse, bu halde de rutûbet verici gıdâlar ile tedbir alınır Eğer kan, i'tidâlden noksan olursa, bu halde de kan artırıcı gıdâl ar ile tedbir alınır Etli çorbalar gibi Eğer kan, i'tidâlden çok olursa, kanı azaltmaya çalışmak lâzımdır Bu halde vakit müsâit ise, azar azar gıdâları azaltmak gerekdir Eğer vakit müsâit değil ise, hemen fasd etmek ile veyâ hıcâmet ile veyâ burnu kanamak ile veyâ sülük yapıştırmak ile kanı azaltmak gerekdir Kan ziyâdeliğinden maksat, damarların kanla ile dolmasıdır Fazla kan almak iyi değildir Az bir miktarda almak ise faydalı olablilr Şeyh Ebû Ali Sînâ ’ya göre, sıtmalarda fasda ihtiyaç yoğun olduğu bir sırada fasd yapılır Eğer kanla safra, bedenin tüm damarlarına dağılmış ise, fasd ile ( kan çıkmak için damarı yarmak ile ) çıkarılabilir ve bu halde artık safradan korkulmaz Eğer damarların hepsine dağılmamı ş ise, b u gibi hallerde fas d etmek için damarların bedendeki ye rlerini iyi bilmek gereklidir Ç ünkü her damardan kan alınmaz, alınırsa usûlüne göre alınır Kan alınacak kişinin bedenî durumu da göz önünde bulundurulur Zayıf ve hastalardan az, kuvvetli olanlardan çok alınabilir Hâmile kadınlardan, hayz hâlinde olan kadınlardan, cimadan sonra, müshil içtikden sonra, şiddetli hareketlerde bulunduktan sonra, on iki yaşından önce, altmış yaşından sonra kan alınması doğru bir davranış değildir ki bunların hepsi, zarûrî olmayıp ihti yârî olan hallere mahsûsdur Fakat zarûrî bir hal olursa, bu halde fasd etmek gerekli olur Damarları pak olup kuvvetli olan kimselerden kan almakda bir sakınca yokdur Seksen yaşını geçmiş olsa bile Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 21 Bir kimsenin kan aldırmaya tahammülü üç çekilde b elli olur ki bunlara çok dikkat etmek lâzımdır a-Kanın kuvvetli veyâ zayıf çıkması b-Kanın rengi c-Kanın akışı Kan aldıran bir ki msede baygınlık hali bulunursa, fasddan önce ekşi elma şurubu veyâ ayva veyâ koruk şerbeti içmesi iyi olu r Eğer mizâcı hararetli ise Mizâcı hararetli değil ise, ayva veyâ karanfil veyâ darçın şerbeti içmesi ve sırtı üzere yatması iyi olur Kan alındıktan sonra ağır ve tuzlu yemekler yemek doğru bir davranış olmaz Balgamî olanların incir şerbeti içmesi iyi olur Kan alınması uygun olan damarlar Elden kan alınacak damarlar altıdır 1-Kî fâl (baş damarı) ( افيقل ) Bu damar, dirseğin iç tarafındaki damarların üstünde olan damardır Bu damardan kan almak, dimâ' hastalıklarına nâfi'dir Baş ağrısına, yarım şakak ağrısına, göz, burun, boğaz, diş, dudak, dil ve boğaz şişine nâfi'dir 2-Ekhal (baş ve gövde damarı ) ( حكأل ) Müşterek olan damarlardır ki kolun üstünde ve ortasında olur Bu damardan kan almanın müşterek faydası vardır Baş ve göv de ağrılarına, bedenin üst tarafındaki ve alt tarafındaki hastalıklara faydalıdır 3-Bâslik ( ciğer damarı, dirsek içinde olan üç damarın aşağısındaki gövde damarı) ( يلسابق ) Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 22 Bu damardan kan almak, gövdeye fayda verir Zâtü' l-cenb gibi gögüs has talıklarına fayda verir Sol kolun bâslığından kan almak, ciğer süddelerini giderir Böbrekde, mesânede, zekerde, husyede, rahimde, mide ve makadda olan hastalıklara iyi gelir 4-Bu damar, evvelki bâslığın altında olup ondan bir budaktır Bundan kan a lmak, bâslıkdan kan almak gibidir 5-Bu damar, baş parmak ile salâvat parmağının arasındadır Bundan kan almak, kıfâlden kan almak gibidir Çünkü ondan bir şu'bedir 6-Bu damar, küçük parmak ile yanındaki parmağın ortasında olur Buradan kan alma k, dalak marazlarına iyi gelir Ayakdan kan alınacak damarlar üçdür 1-Arakü'n -nisâ ( نلا قرعس ا ) Bu damar, uyluğun dış tarafından dış topuğa kadar olan damardır Buradan kan almak gerekirse, topuğa yakın olan yerden almalıdır Hamama giri ldikten sonra alınırsa iyi olur Çünkü bu halde kan rahat akar Bu damardan kan almak, arakü'n -nisâ (siyatik) hastalığına faydalıdır Ökçelerin ağrısına, ayak ağrısına iyi gelir 2-Bu damar, inciğin üstünden iç taraftaki topuğa kadar olan damardır Bu damardan kan almak, hayzı idrar için faydalıdır Rahmin, husyelerin, zekerin yaralarına fayda verir 3-Bu damar, diz altındadır Bu damardan kan almak, yürek içinde olan ağrılara nâfi'dir Arka ağrısına, böbrek ağrısına, şişine, mide şişine nâfi'dir Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 23 Arakü'l -cebhe Bu damar, kaşların ortasında olur Bu damardan kan almak, baş ağrısına ve gözlerin ağırlığına faydalıdır Şah damarları Bu damarlar, boynun iki yanında olur Bu damarlardan kan almak, cüzzam hastalığının başlangıcında fa ydalı olur Kezâ, boğaz şişliğine, nefes darlığına, soluğanlığa, dalak illetlerine, yan ağrılarına nâfi'dir Dil altındaki çene içinde olan damar Bu damardan kan almak, boğaz şişliğine iyi gelir Dil altında olup ona bitişik olan damar Bu damardan kan almak, kandan olan dil ağırlığına faydalı olur    H I C Â M E T (veyâ hacamat veyâ hacâmet) Hıcâmet de, fasd gibidir ki bu husûsda şu Hadîs -i şerifler vârid olmuşdur غلبت ةماجلْاف ءادلا غلبي ءاود ناك نإه "Eğer derde yetişir bir devâ bulunursa, hıcâmet o derde yetişir , devâdır" ا د يز تو ل ق ع لا ي ف د يز ت ة ما ج لْا ظ ف ح ل Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 24 ا ف لآإ ءاد ل ك ن م ة ما ج ح لا او م ج ت ح ا ي س ن لا ثرو ت سأر لا ةر ق ن ي ف ة ما ج ح لان ا ج ح لا م ر بو ءا ف ش ا ه ي فو ل ث ما ق ير لا ىل ع ة ة ك ا ف ش د حلا مو ي ة ما ج ح لاء Bu Hadîs -i şeriflerde de ifâde buyurulduğu gibi, hıcâmetin faydaları görülmüş ve müşâhede olunmuşdur Yapılan bu hıcâmet ile rûh çıkmaz, organlara zarar vermez Ancak çıkacak olan şey' çıkar, gayrisi çıkmaz Hıc âmet, dem -i rakîki dem -i galizden fazla çıkarır Hıcâmetin faydası, galîzü'd -dem olan semiz kimselerde az olur Ay başlarında ve ay sonlarında hıcâmet yapılmaz Ay ortasında yapılması en uygun olan zamandır Çünkü kanın hareketleri, ayın nurlu olduğu ve olmadığı zamanlar ile ilğili olur Ayın nurlu olduğu zamanlarda dimâ' ve ilikler ziyâde olur Med -cezir sahibi olan sular gibi Hıcâmetin en efdali, gündüz saat iki ve üç sularında olanıdır Sıcak memleketlerde hıcâmet etmek kan aldırmakdan, suğuk memleketlerde de kan aldırmak hıcâmetden efdaldir Kafadan hıcâmet, müşterek damarlardan kan almanın verdiği faydaları verir Kapakların, kaşların, sıkletine nâfi'dir Göz ağrısına, göze inen nâzilelere, buruna, göğüse, boğaza inen nezlelere nâfi'dir Boğ az şişine, dil şişine, diş etlerinin şişine, ağız kokusuna da, nâfi'dir Bununla berâber nisyan meydana getirebilir Kulaklara hıcâmet etmek, kulakları çizmek, baş ağrısına, göz kapağı ağrısına nâfi'dir Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 25 İki yağrı arasından hıcâmet etmek, demevî olan ( kanla ilgili ve asabî olan ) göğüs ağrılarına nâfi'dir Demevî suluğanlığı giderir Uyluğun iç yüzünden hıcâmet etmek, husye şişliklerine nâfi'dir Uylukda, incikde çıkan çıbanlara nâfi'dir Diz altından hıcâmet etmek, diz ağrılarına nâfi'd ir İncikde ve ayaklarda olan eski yaralara, yaramaz çıbanlara nâfi'dir Topuk üzerine hıcâmet etmek, hayzı tutulmuş olan kadınlara, arakü'n -nisâya, nakrîs illetine ( ayak zahmetlerine ) nâfi'dir İncikden hıcâmet etmek, fasda ( kan almaya ) yakındır Kanı sâfî eyler, hayzı idrar eyler, nefsin habsine, zihnin fesâdına nâfi'dir Uyuza ve temreye nâfi'dir Ustura ile çizmeden önce, kuru şişe çekip ondan sonra hıcâmet etmek iyidir Çünkü galiz yelleri tahlil eder ve şiddetli ağrıları giderir Kulunç için göbek üstünden yapılır Çünkü maddeyi hilâfına cezb eylemek fayda sağlar Bunun için memelerin üstüne kuru şişe çekilir Mak'ad üzerine kuru şişe çekilirse rahimden akan kanı tutmak için iyi gelir Yorulmayı giderir, tenbelliği yok eder ve bedenin t üm ağrılarını yok eder Sülük vurmak da, hıcâmet yerine geçebilir Kullanılacak sülük, başı küçük, yuvarlak veyâ ince uzun, karnı kızıl, arkasında iki yeşil çizgi olanı olmalı ve akar sudan alınmalıdır Bu şekilde olmayanlar kullanılmaz Çünkü zehirli olurlar Sülük yapıştırmak gerektiği zaman, yapıştırılacak yer, iyice yıkanıp temizlenmeli, ovularak kızartılmalı ve ondan sonra yapıştırmalıdır Eğer sülük dolduktan sonra kendiliğinden Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 26 düşmez ise, üzerine tuz döküp düşmesini sağlamalıdır Bu halde sülük , kanı, hıcâmet şişesinden fazla çeker Mak'ad etrafına ve bevâsır üzerine sülük yapıştırmak, pis kanı bedenden çeker ve kanı sâfî eyler, temiz bir hâle getirir Dalak marazlarına, dalak şişine, uyuza, temreye, firengi çiçeğine, hafakana nâfi'dir Not : Bu fakîr pür -taksîr der ki hıcâmet eylemek ve sülük yapıştırmak lâyık ve münâsib değildir Ancak bedeni Tertemiz yapıp temizledikten sonra kan almakla ve müshil içmekle de bedende yaramaz şey'ler fazla kalmaz 10 -Müshil şerbeti içmek Müshil şer beti içmek için şunlara dikkat etmek lâzımdır 1-Kuvvetli olmak gerekdir Zayıf olanlara bu şerbeti vermemek iyidir 2-Mizacına göre harareti veyâ yubûseti ( kuruluğu ) veyâ bürûseti ( suğukluğu ) ziyâde ise, şerbet vermek iyi değildir 3-Ziye de arık ya'nî zayıf olan kimseye şerbet vermemek gerekdir 4-Ziyâde semiz kimseye, yaşlı adama ve küçük çocuklara şerbet vermemelidir 5-Çok sıcak ve çok soğuk yerlerde müshil verilmez 6-Müshil şerbetine alışkanlığı olmayan ve kendisinde p eklik bulunan kimseye müshil verilebilir 7-Geniş fikir, müşkil fehm, fazla ferah sâhibi olan kimselere müshil verilmez Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 27 Bunların dışında kalan hallerde müshil verilebilir Fakat bunu alışkanlık hâline getirmemek lâzımdır Çünkü kuvveti zayıflatı r, mideyi, ciğeri ve bağırsakları zayıf düşürür Şiddetli kabız hâlinde müshil verilmez Çünkü zarar meydana getirir Müshil yerine erik suyu gibi olan gıdalar ile yetinmelidir Müshil içince hamama girilmez, azar azar hareket edilir, ayaklar sıcak bir bez ile sarılır Bu gibi hallerde ayva suyu iyi gelir, midede ve bağırsaklarda olan gazları tedâvî eder Dört mevsimin en iyisi bahar faslıdır Yapılan bu tedâvîlerde bu günlerin özelliklerini göz önünde bulundurmak lâzımdır Yenilecek gıdaları ona göre ayarlamak lazımdır Yaz günlerinde hararet verici şey'lerden sakınmak gerekdir Erik, hıyar, karpuz gibi yemişler çok yenmelidir Kusma yapabilen kimse kusarsa faydalı olur Kış günlerinde daha kuvvetli gıdalar almalıdır Üzerine darçın dökülen kebab ve be nzerlerini yemek gibi İnsan oğlunun isti'mâl etdiği gıdâlar, ya gıdâdır veyâ devâdır Bunun için Cenâb -ı Hakk'ın bizlere ihsân buyurmuş olduğu bu sayısız gıda ve devâları, her mevsimin gerektirdiği şekilde kendi özelliklerine göre kullanmalı ve bu n i'metleri bizlere ihsân buyuran Cenâb -ı Hakk'a sonsuz hamd -ü senâlarda bulunarak hayırlı ve şifâlı olmasını niyâz etmelidir    Bu kısa bilgilerden sonra, bizlere ihsân buyurulmuş olan gıdâ ve ni'metlerin hassalarından (özelliklerinden) ba'zıla rını kısa kısa zikr etmek de faydalı bilgilerdendir ki bunlardan bir kısmı şöyledir: Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 28 Hâssa -i İncir İnsan bedenini semirdir Öksürüğe, sar'aya nâfi'dir Ciğer ve dalak süddelerini açar, bevli idrar eder Yüreği, böbrekleri, mesâneyi pak eyler Gıd anın mecrâlarını açar Bâhusus ceviz ve bâdem ile yenilirse daha faydalı olur Fazla yemek de pek iyi olmaz İncir ağacının südü, akreb, örümcek, arı soktuğu yere, kuduz köpek ısırdığı yere sürülürse faydalı olur ve zehirlerini def' eder Bir Had îs-i şerîfde, -hediye olarak gelen incir hakkında - şöyle buyurulmuşdur لك اه تلق ةنلجا نم تلزن ةهكاف نإ تلق ولف او ا لآب ةنلجا ةهكاف نلا يرس اوبلا عطقت اهنم اولكف مجع سيرقنلا عفنتو "Bu incirden yeyin Eğer ben Cennetden fâkihe (yemiş, meyve) indi des em o inen fâkihe bu incirdir derdim Zîrâ cennetin meyvelerinin çekirdeği yokdur Bu incirden yeyin Bevâsırı keser ve nakrîse (ayak zahmetine) nâfi'dir" Hâssa -i nâr Tatlısı, mideye kuvvet verir Boğaza, gögüse ve ak ciğere nâfi'dir Ekşisi, mid e hararetine nâfi'dir Safrayı teskin eder Kusmayı men eder Harareti giderir Sarı zarı ile birlikde yenirse, mideyi temizler Hâssa -i ayva Mideye kuvvet verir, kusmayı men eder, yemekleri hazm eder Eğer yemekken önce yenilirse kabızlık yapar, yemekten Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 29 sonra yenilirse ishal yapar Kokusu, nefse rahatlık verir Taze çiçeği baş ağrısını giderir Kalbe ve dimâğa kuvvet verir Göğüs darlığını giderir Hâmile kadınlar için faydalı olur ve doğacak çocuk güzel olur Fazla yenildiğinde zarar verirse, b al veyâ şeker ile giderilir Hâssa -i ağaç kavunu İçinin ekşisi, üçüncü derecede midenin ve ciğerin hararetini giderip kuvvet verir, safrayı keser Safradan olan kusmayı yok eder Hafakana nâfi'dir İştahı açar Safradan olan ishali keser Kanı te mizler, kalbe kuvvet verir, insanı ferahlatır Çekirdeğini soyup üç dirhem miktarını, zehirli hayvan sokan kimseye içirseler, zehrin zararını giderir Hâssa -i Üzüm Gıdâsı güzeldir Bedene kuvvet verir İyisi, tam olarak olgunlaşıp birkaç gün dura ndır Kabuğu yeli artırır, çekirdeği kabız yapar Midesi zayıf olup yeli olan kimseye iyi değildir Eğer yerlerse üzerine râziyâne ve kimyon yenirse zararını giderir Yaş üzüm üzerine su içmek zararlıdır Kuru üzüm, öksürüğe, böbreklere, mesâneye faydalıdı r Çekirdeği ile birlikde yenirse bağırsakda olan yaralara faydalı olur Mideye ve bağırsaklara cila verir, bedeni semirdir ve kuvvet verir Kuru üzüm güzel bir gıdâ olup ağız kokusunu ve balgamı giderir Hâssa -i elma Yüreğe ve mideye kuvvet veri r Ekşi elma, safradan olan susuzluğu giderir Baş dönmesini men eder Şeker ile yapılan Tıbbî Bilgiler ve Hacamet (Hıcâmet) 30 şurubu, safradan olan kusmayı yok eder Aşırı drecede yemek pek iyi olmaz Hâssa -i erik Ekşisi, yürek hararetini teskin eder, safrayı keser, tabiati ishal ede r Tatlısı, mideyi gevşek tutar Kurusunu ıslatıp şeker ile içilse, terleme hastalığına faydalı olur Susuzluğu ve yanıklığı yok eder Hâssa -i armut Susuzluğu ve safrayı teskin eder Mideye kuvvet verir Tabiati kabz eyler Yemekken sonra yenirse dimâğa buhar çıkmayı men eder Tatlı armut, harareti artırır Beğ armudu kalbe ve mideye kuvvet verir, nefsi ferahlatır, tabiati mülâyim kılar Ekşi armut, tabiati soğuk olduğundan kabız yapar Hâssa -i alıç